Çağdaş Sözlük

bur ~ بر

Lugat-ı Cudi - bur ~ بر maddesi. Sayfa: 186 - Sira: 5

Lugat-ı Cudi, İbrâhim Cûdî Efendi Sözlüğü; bur maddesi. osmanlıcada bur ne demek, bur anlamı manası, bur osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte bur hakkında bilgi. Arapça bur ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada bur anlamı

Lugat-ı Cudi - بر bur ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

bur ~ بر güncel sözlüklerde anlamı:

BUR ::: Hayırsız kişi. * Ekine elverişli olmayan tarla.

BUR ::: f. Fıstıkî renk. * Sülün. * Doru at.

"); Ber ::: (f. e.) : üzere.

ber-nehc-i şer'î ::: huk. şer'î usûl veçhile.

ber-vech-i âtî, ber-vech-i zîr ::: aşağıdaki gibi, aşağıda olduğu gibi.

ber ::: (f. s.) : alan, getiren götüren. Dil-ber : gönül alan. Peyâm-ber (peygamber) : haber getiren.

ber ::: (f. i.) : 1) göğüs, sîne. Semen-ber : ak göğüslü. 2) meyva, yemiş. 3) meme. 4) kucak. 5) yaprak [berg'in hafiflet il misi ]. 6) genç kadın. 7) evin kapısı. 8) en, genişlik.

berr ::: (a. i.) : kara, toprak. Bahr ü berr : deniz ve kara.

berr-i atîk ::: (eski karalar, topraklar) : Asya; Avrupa; Afrika.

berr-i cedîd ::: (yeni karalar, topraklar) : Amerika; Avusturalya.

berr ::: (a. i. c. : ebrâr) : doğru sözlü, hayır işliyen kimse.

birr ::: (a. i.) : 1) iyilik, güzellik, hayır. 2) anaya babaya itaat. 3) bağışta bulunma.

bûr ::: (a. i.) : dünyâ ve ahrete hayrı olmıyan kimse.

bürr ::: (a. i.) : buğday, (bkz. : gendüm, Shınta, kamh).

Bur :::


  1. bak. burr.

berr ::: kara , toprak , yer

ber ::: üzere , üzeri , göğüs , üzerine

birr ::: iyilik , temizlik

bûr ::: kumral

bur ::: hayırsız kişi , ekine elverişli olmayan tarla , fıstıki renk , sülün , doru at

ber ::: ‬üzeri

ber ::: üzere

ber ::: göğüs

ber ::: meyva

berr ::: ‬toprak

berr ::: kara

berr ::: kıta

bûr ::: ‬kumral

bir ::: bir

ber ::: (f. s.) alan, getiren götüren. Dil-ber : gönül alan. Peyâm-ber (peygamber) : haber getiren.

ber ::: (f. i.) 1) göğüs, sîne. Semen-ber : ak göğüslü. 2) meyva, yemiş. 3) meme. 4) kucak. 5) yaprak [berg'in hafiflet il misi ]. 6) genç kadın. 7) evin kapısı. 8) en, genişlik.

berr ::: (a. i. c. : ebrâr) doğru sözlü, hayır işliyen kimse.

birr ::: (a. i.) 1) iyilik, güzellik, hayır. 2) anaya babaya itaat. 3) bağışta bulunma.

bûr ::: (f. s.) 1) fıstıkî renk. 2) i. doru, kızıla çalar at. 3) i. zool. sülün.

bûr ::: (a. i.) dünyâ ve ahrete hayrı olmıyan kimse.

bürr ::: (a. i.) buğday, (bkz. : gendüm, Shınta, kamh).

BUR :::

Hayırsız kişi. * Ekine elverişli olmayan tarla

Diğer Osmanlıca Sözlüklerde: