terazi ~ تراضی
Lugat-ı Cudi - terazi ~ تراضی maddesi. Sayfa: 263 - Sira: 7

Lugat-ı Cudi, İbrâhim Cûdî Efendi Sözlüğü; terazi maddesi. osmanlıcada terazi ne demek, terazi anlamı manası, terazi osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte terazi hakkında bilgi. Arapça terazi ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada terazi anlamı
Lugat-ı Cudi - تراضی terazi ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
terazi ~ تراضی güncel sözlüklerde anlamı:
TERAZi ::: (Rıza. dan) Birbirini razı etme. Uyuşma.
terâzî ::: (a. rızâ'dan) : birbirini razı etme, uyuşma. Ale-t-terâzî : birbirini razı ederek uyuşma üzerine. Bi-t-terâzt : iki tarafın rızâsiyle, uyuşarak.
terâzî-i tarafeyn ::: huk. iki tarafın muvafakati.
Terazi :::
- Bir kolun iki ucuna asılı iki kefeden oluşan tartı, mizan
Örnek: Sanki her an bütün bir tarihi tartan hisli teraziler gibiydiler. A. Ş. Hisar - Elektronik tartma aracı.
- İp cambazlarının dengeyi sağlamak için kullandıkları uzun sırık.
- Vücudun, asılarak veya dayanarak yere paralel bulunduğu denge duruşu.
- Zodyak üzerinde Başakla Akrep arasında bulunan burcun adı.
- Vücudun, asılarak ya da dayanarak yere koşut bulunduğu denge duruşu.
terazi ::: (rıza , dan) birbirini razı etme , uyuşma
terazi ::: vezne
TERAZİ :::
(Rıza. dan) Birbirini razı etme. Uyuşma