Çağdaş Sözlük

tedbir ~ تدبیر

Lugat-ı Cudi - tedbir ~ تدبیر maddesi. Sayfa: 259 - Sira: 5

Lugat-ı Cudi, İbrâhim Cûdî Efendi Sözlüğü; tedbir maddesi. osmanlıcada tedbir ne demek, tedbir anlamı manası, tedbir osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte tedbir hakkında bilgi. Arapça tedbir ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada tedbir anlamı

Lugat-ı Cudi - تدبیر tedbir ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

tedbir ~ تدبیر güncel sözlüklerde anlamı:

TEDBiR ::: Bir şeyi te'min edecek veya def' edecek yol. * Cenab-ı Hakk'ın Hakîm ismine uygun hareket, riayet. * Bir şeyde muvaffakiyet için lâzım gelen hazırlık.

tedbir ::: (a. i. dübûr'dan. c. : tedâbtr) : bir şeyi te'min edecek veya önliyecek yol, çâre. Hüsn-i tedbîr : iyi düşünülerek tutulan yol. SC-i tedbîr : yanlış tutulan yol.

tedbîr-i menzil ::: ev idaresi ile ilgili hususlardan bahseden ilim, ev idaresi bilgisi, fr. econom'e domestique.

tedbîr-i muallak ::: huk. [eskiden] bir şarta talik olunan tedbir, ["sen şu işi yaparsan müdebber-şin "denilmesi gibi". Bu halde memlûk o işi mev-lâsının hayâtında yaparsa vefatında malının üçte birinden azat olur]

tedbîr-i mukayyed ::: huk. [eskiden] mevlânın bir kayıt ile mukayyet olarak vefatına muallâkan yaptığı tedbir, ["ben bu hastalığımdan ölürsem" yahut "ben bu yolculuğum esnasında vefat edersem sen hürsün" denilmesi gibi]

tedbîr-i mutkk ::: huk. [eskiden] mevlânın alelıtlak mevtine muzaf olan tedbir. ["ben öldüğüm zaman sen hürsün" denilmesi gibi, "ben seni mü-debber kıldım" denilmesi de bu kabildendir]

tedbir ::: önlem.

TEDBiR ::: Tedbîr gibi akıl, güzel huy gibi asâlet olamaz. (Hadîs-i şerîf-İbn-i Mâce)

Kul tedbîr alır, takdîri bilmez; kişinin tedbîri ile Allahü teâlânın takdîri değişmez. (S. Abdülhakîm Arvâsî)

Tez olma teemmül kıl,
Her hâle tahammül kıl,
Allah'a tevekkül kıl,
Tedbîri bozar takdîr.

(İbn-i Kemâl)

Tedbir :::


  1. Önlem.

  2. Hazırlık
    Örnek: Amma ki töre değiştirmek çok tedbir ve çok düşünce ister. T. Buğra

tedbir ::: Tedbir, Tedebbür: Bir işin iyi ve sıhhatli olması için arkasını, önünü gözeterek takdir ve idare etmektir. Bütün evreni yönetmek, her işi evirip çevirmek. Tabii düzenini ayakta tutmak, kanunların işlemesini sağlamak.

tedbîr ::: çare , önlem

tedbir ::: idare etme , çekip çevirme , önlem alma , önlem , bir şeyi te'min edecek veya def' edecek yol , cenab-ı hakk'ın hakim ismine uygun hareket , riayet , bir şeyde muvaffakiyet için lazım gelen hazırlık

tedbîr ::: ‬çare

tedbîr ::: önlem

tedbir ::: önlem

TEDBİR :::

Bir şeyi te'min edecek veya def' edecek yol. * Cenab-ı Hakk'ın Hakîm ismine uygun hareket, riayet. * Bir şeyde muvaffakiyet için lâzım gelen hazırlık