ters ~ ترس
Lugat-ı Cudi - ters ~ ترس maddesi. Sayfa: 267 - Sira: 5
Lugat-ı Cudi, İbrâhim Cûdî Efendi Sözlüğü; ters maddesi. osmanlıcada ters ne demek, ters anlamı manası, ters osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte ters hakkında bilgi. Arapça ters ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada ters anlamı
Lugat-ı Cudi - ترس ters ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
ters ~ ترس güncel sözlüklerde anlamı:
TERS ::: f. Korku.
ters ::: (f. i.) : korku, (bkz. : bîm, havf, hirâs).
türs ::: (a. i. c. : etrâs, tirâs, tirâse,. türûs) : ask. kalkan [âlet]
türşî ::: (a. i.) : 1) ekşilik. 2) turşu.
törûs ::: (a. i. türs'ün c.) : ask. kalkanlar [âlet] , (bkz. : etrâs, tirâs, tirâse, türs).
türüât ::: (a. i. tur'a'nın c.) : 1) suyun-. taştığı yerler. 2) kanallar, (bkz. : tür'a).
Ters :::
- Gerekli olan duruma karşıt, zıt.
- Bir şeyin içe gelen yanı, arkası
Örnek: Elinin tersiyle küçük bir tokat vurmuştu. Ç. Altan - Kesici bir aletin kesmeyen yanı
Örnek: Kollarına bıçağın tersiyle birkaç tane vurmuşlar. M. Ş. Esendal - Uygun olmayan, elverişsiz, münasebetsiz
Örnek: Ters sözlerinle, fazilet iddialarınla beni hırpalama. H. C. Yalçın - Gönül ve cesaret kırıcı, huysuz, sert
Örnek: Ters adamın işi de ters gider. M. Ş. Esendal - Bir şeyin aksi, karşıtı.
- Hayvan pisliği.
teres ::: pezevenk
ters ::: korku
ters ::: korku
ters ::: (f. i.) korku, (bkz. : bîm, havf, hirâs).
ters ::: aksi, aykırı, hırçın, huysuz, münasebetsiz, sert, zıt
TERS :::