Çağdaş Sözlük

Telmih ~ تلمیح

Lugat-ı Cudi - Telmih ~ تلمیح maddesi. Sayfa: 327 - Sira: 13

Lugat-ı Cudi, İbrâhim Cûdî Efendi Sözlüğü; Telmih maddesi. osmanlıcada Telmih ne demek, Telmih anlamı manası, Telmih osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Telmih hakkında bilgi. Arapça Telmih ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Telmih anlamı

Lugat-ı Cudi - تلمیح Telmih ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

Telmih ~ تلمیح güncel sözlüklerde anlamı:

TELMiH ::: (C.: Telmihât) Lâyıkiyle ve kâmilen keşfedip nazara arzetmek. * Bir şeyi açıkça söylemeyip başka bir mâna ifade için söz arasında mânalı söylemek. İmâ ile söz arasında başka bir mânayı ifade etmek. * Edb: İbârede bahsi geçmeyen bir kıssaya, fıkraya, ata sözüne veya meşhur bir şiire, bir söze işaret etmek.

telmih ::: (a. i. c. : telmîhât) : 1) söz arasında kastedilen bir şeyi manâlı olarak söyleme, açık söylememe, îmâlı konuşma. 2) ed. ibarede bahsi geçmiyen bir kıssaya, fıkraya, atasözüne veya meşhur bir şiire, bir söze işaret etme, Meselâ : "çoktan aşmış o belki İzmit'i de" mısraının "atı alan Üsküdar'ı geçti" ibaresine telmih edil-ımesi aibi.

telmih ::: metinde sözü edilmeyen bir şeye işaret etmek.

Telmih ::: Divan edebiyatı sanatlarından. Söz sırasında bilinen bir olaya, bir kişiye, kıssaya ya da atasözüne işaret etmektir. Ama bu kişi ya da şey uzun uzadıya değil bir iki sözcükle anlatılır. Örnek:
Ey nâme sen ol mâh-likâdan mı gelirsin
Ey Hüdhad-i ümmid Saba’dan mı gelirsin
Nabî
(Şair beytinde Süleyman-Belkıs kıssasını hatırlatıyor.)

telmih ::: imalı anlatma , açıkça söylememe , metinde sözü edilmeyen bir şeye işaret etmek , layıkiyle ve kamilen keşfedip nazara arzetmek , bir şeyi açıkça söylemeyip başka bir mana ifade için söz arasında manalı söylemek , ima ile söz arasında başka bir manayı ifade etmek , edb: ibarede bahsi geçmeyen bir kıssaya , fıkraya , ata sözüne veya meşhur bir şiire , bir söze işaret etmek

telmîh ::: gönderme , imalı anlatma

telmîh ::: ‬gönderme

telmîh ::: îmâlı anlatma

telmih ::: (a. i. c. : telmîhât) 1) söz arasında kastedilen bir şeyi manâlı olarak söyleme, açık söylememe, îmâlı konuşma. 2) ed. ibarede bahsi geçmiyen bir kıssaya, fıkraya, atasözüne veya meşhur bir şiire, bir söze işaret etme, Meselâ :

telmih ::: iham, im, işare

TELMİH :::

(C.: Telmihât) Lâyıkiyle ve kâmilen keşfedip nazara arzetmek. * Bir şeyi açıkça söylemeyip başka bir mâna ifade için söz arasında mânalı söylemek. İmâ ile söz arasında başka bir mânayı ifade etmek. * Edb: İbârede bahsi geçmeyen bir kıssaya, fıkraya, ata sözüne veya meşhur bir şiire, bir söze işaret etmek.