şat ~ شات
Lugat-ı Cudi - şat ~ شات maddesi. Sayfa: 600 - Sira: 12

Lugat-ı Cudi, İbrâhim Cûdî Efendi Sözlüğü; şat maddesi. osmanlıcada şat ne demek, şat anlamı manası, şat osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte şat hakkında bilgi. Arapça şat ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada şat anlamı
Lugat-ı Cudi - شات şat ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
şat ~ شات güncel sözlüklerde anlamı:
şAT ::: (C.: şutut) Büyük nehir.
şAT ::: (C.: Şiyâh-Şiyât) Koyun. * Vahşi sığır.
"); şât ::: (a. i.) : koyun, (bkz. : ganem).
şat ::: (a. i. c. : şutût) : büyük nehir.
şatt-ül-Arab ::: coğr. Dicle ve Fırat nehirlerinin Korna'da birleşmesinden meydana gelen büyük nehir.
"); şeb ::: (f. i. c. : şebân) : gece. (bkz. : leyi, şev). Rûz û şeb : gündüz ve gece.
şeb-i arûs ::: gelin gecesi; Mevlânâ'nın öldüğü gece.
şeb-i ask ::: aşk gecesi.
şeb-i gamm ::: gam gecesi.
şeb-i hicran ::: hicran gecesi, ayrılıkla geçirilen gece.
şeb-i tarîk ::: karanlık gece.
şeb-i yeldâ ::: yılın en uzun aecesi. [22 Aralık]
şeb ü rûz ::: gece gündüz.
Şat :::
- Sığ sularda ağır yükleri taşımak için kullanılan, altı düz bir çeşit tekne
Örnek: Bordadan aşağı şatlara inip torbaları şata bırakarak eli boş geri dönüyor. Z. Selimoğlu
şat ::: büyük nehir , koyun , vahşi sığır
şât ::: (a. i.) koyun, (bkz. : ganem).
ŞAT :::