Şeref ~ شرف
Lugat-ı Cudi - Şeref ~ شرف maddesi. Sayfa: 610 - Sira: 9
Lugat-ı Cudi, İbrâhim Cûdî Efendi Sözlüğü; Şeref maddesi. osmanlıcada Şeref ne demek, Şeref anlamı manası, Şeref osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Şeref hakkında bilgi. Arapça Şeref ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Şeref anlamı
Lugat-ı Cudi - شرف Şeref ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..
Şeref ~ شرف güncel sözlüklerde anlamı:
şEREF ::: Yükseklik, yücelik. Büyüklük. * İnsanlar arasında geçerli ve makbul olma. Büyük bir makam sâhibi olma. * Cenab-ı Hakka itâat ve ubudiyyeti ve yüksek hizmeti ile çok ihsanına mazhar olma. * İftihâr, övünme.
şeref ::: (a. i.) : lüzumsuz harcama, (bkz. : israf).
şeref ::: (a. i.) : 1) [ma'nen] büyüklük, yükseklik, ululuk. 2) övünme, (bkz. : iftihar). 3) üstünlük, (bkz. : mümtâziyyet). 4) erkek adı.
şeref-i arızî, i izafî ::: mevki ve rütbeden gelen büyüklük.
şeref-i hamîdî ::: müz. sermüezzin Tevfik Beyin terkîbederek II. Abdülhamid'e ithaf ettiği makam ki, ismi sonraları Dr. Suphi Ezgi tarafından "şeref-nü-mâ" olarak değiştirilmiştir, (bkz. : şeref-nümâ).
şeref-i zatî ::: kendi öz vasıflarından ve faziletlerinden doan büyüklük.
şeref-üd-dîn ::: 1) dînin şerefi; 2) dilimizde "şe-râfettin" şeklinde erkek adı olarak kullanılır.
şeref-ül inşân ::: XVI. asır bilginlerinden Bursalı LâTniî Çelebi'nin Kanunî Sultan Süleyman adına kaleme aldığı eserdir, [insanların yaradılışta hayvanlardan her suretle üstün olduklarını belirtmek için yazılmıştır]
şeref-ül-mekân bi-limekân ::: mekânın şerefi me-kîn (oturan) ile dir.
şüref ::: (a. i. şerefe, şürfe'nin c.) : şerefeler, (bkz. : şürefât).
şeref ::: yücelik, büyüklük, değer.
şEREF ::: İnsanların en akıllısı ölümü çok hatırlayandır. Ölümü çok hatırlayan insana, dünyâda şeref, âhirette yüksek dereceler nasîb olur. (Hadîs-i şerîf-Berîka)
Allahü teâlâ müslüman yapmakla bizleri şereflendirdi. Allahü teâlânın verdiği bu izzetten bu şereften başka şeref ararsak, Allahü teâlâ bizi yine zelîl eder, her şeyden aşağı eder. (Hazret-i Ömer)
İnsanın şerefi ilim ve edeb iledir, mal ve neseb ile değildir. (Hazret-i Ali)
Şerefli bir insan olabilmek için; edeb sâhibi olmak, farzları edâ etmek, sâlihlerle sohbet etmek ve fâsıklardan (açıkça günah işleyenlerden) uzak durmak lâzımdır. (Ebü'l Hayr el-Akta)
Kaybetti peygamberin âilesi olma şerefini,
Kötülerle arkadaşlık ettiği için hazret-i Lût'un eşi,
Eshâb-ı Kehf'in köpeği onlarla olunca berâber,
Kavuştu haşr olma şerefine mü'minlerle berâber.
(Sa'dî Şîrâzî)
Şeref :::
- Başkalarının gösterdiği saygının dayandığı kişisel değer, onur.
- Erdem, gözü peklik ve yetenekle kazanılmış iyi şöhret
Örnek: Kolay şöhret, güç sanatın şerefini daima kıskanmıştır. F. R. Atay
şeref ::: yücelik , büyüklük , yükseklik , şeref , üstünlük
şeref ::: şeref
şeref ::: üstünlük
şeref ::: kıvanç
şeref ::: (a. i.) lüzumsuz harcama, (bkz. : israf).
şüref ::: (a. i. şerefe, şürfe'nin c.) şerefeler, (bkz. : şürefât).
şeref ::: onur, ün
ŞEREF :::