Çağdaş Sözlük

Feth ~ فتح

Lugat-ı Cudi - Feth ~ فتح maddesi. Sayfa: 701 - Sira: 11

Lugat-ı Cudi, İbrâhim Cûdî Efendi Sözlüğü; Feth maddesi. osmanlıcada Feth ne demek, Feth anlamı manası, Feth osmanlıca nasıl yazılır. Osmanlıca sözlükte Feth hakkında bilgi. Arapça Feth ne demek. Arapça osmanlıca sözlük. Farsçada Feth anlamı

Lugat-ı Cudi - فتح Feth ne demek. osmanlıca yazılışı anlamı manası..

Feth ~ فتح güncel sözlüklerde anlamı:

FETH ::: Açma, başlama. * Zaptetme. Ele geçirme. Zafer. Nusret. * Faydalı şeyleri elde etmek için yolları açmak. Muğlak şeyleri açmak. Bu iki suretle olur. Biri, basâr ile idrâk olunur. Gam ve kederi gidermek gibi. İkinci de: İki nevi olup birincisi; dünya işlerinde olur. Sürur vermekle gamı izâle etmek, bir değerli şey vermekle fakirliği kaldırmak gibi. İkincisi; kapalı, muğlak bilgilerin keşif ve izharında kullanılır. Bu da iki türlüdür; Birisi; zâhirî ve müsbet ilimleri çoğaltmak ve mânalarını tahkik etmekle olur. Diğeri; ilm-i ledün âlemine dalmakla olur. (L.R.)

feth ::: (a. i. c. : fütûh; c. c. : fütûhât) : 1) açma, açılma, [sûre-i feth : innâfetahnâ-leke sûresi], (bkz. : küşâd).

feth-i bâb ::: kapının açılması.

feth-i İslâm ::: Tuna nehri üzerinde Kladove kasabasına yakın bir kalenin adı.

feth-i konstantiniyye ::: İstanbul'un II. Mehmet tarafından fethi.

feth-i meyyit ::: ölümün sebebini anlamak için cesedin açılarak muayenesi, otopsi.

feth-i mübîn ::: açık, aşikâr zafer. 2) başlama, (bkz. : bed').

feth-i kelâm ::: söze başlama. 3) kuşatma, zaptetme.

feth-i bilâd ::: şehirlerin istîlâsı, zaptı. 4) bir harfin üstün, (e) olarak okunması, [feth-i lâm ile = lamın fethiyle, üstün, "e" okunmasiyle].

feth ::: açma, fetih.

fetih ::: açma

feth ::: açma , fetih , açılma , tamamen ele geçirme

feth ::: ‬fetih

feth ::: tamamen ele geçirme

feth ::: açma

feth ::: açılma

FETH :::

Açma, başlama. * Zaptetme. Ele geçirme. Zafer. Nusret. * Faydalı şeyleri elde etmek için yolları açmak. Muğlak şeyleri açmak. Bu iki suretle olur. Biri, basâr ile idrâk olunur. Gam ve kederi gidermek gibi. İkinci de: İki nevi olup birincisi; dünya işlerinde olur. Sürur vermekle gamı izâle etmek, bir değerli şey vermekle fakirliği kaldırmak gibi. İkincisi; kapalı, muğlak bilgilerin keşif ve izharında kullanılır. Bu da iki türlüdür; Birisi; zâhirî ve müsbet ilimleri çoğaltmak ve mânalarını tahkik etmekle olu